İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü İnşaat Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Cemalettin Dönmez, depreme dayanıklı binalar için perde duvar kullanımının önemini vurguladı. Şili formülü’nün bu ilkeye dayandığını belirten Prof. Dr. Dönmez, genellikle bina güçlendirmesinde yapılan işlemin, binalara perde duvar eklenmesi olduğunu söyledi. Dolgu duvarların bir kısmının betonarme duvar haline getirilmesiyle bu formül uygulandığında, binalar yıkılmayı bırakın ya hasar almıyor ya da çok az hasar alıyor.
“BİNALAR BIRAKIN YIKILMAYI YA HASAR ALMIYOR YA DA ÇOK AZ ALIYOR”
İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü (İYTE) İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemalettin Dönmez, 11 ilde hissedilen depremlerin ardından arama-kurtarma ekiplerinin çalışmaları sonucunda Antakya ilçesine giderek, 500 binada hasar tespiti yaptıklarını belirtti. Bölgede yapıların hasar boyutunu tespit etmek için çalıştıklarını ifade eden Prof. Dr. Dönmez, 4. günde enkaz nedeniyle ekibin yarısının hastalanarak geri dönmek zorunda kaldığını dile getirdi. Hatay’da 2000 yılı öncesinde inşa edilen yapı sayısının fazla olması nedeniyle en ağır hasar alan bölgenin Antakya olduğunu söyleyen Prof. Dr. Dönmez, Saraykent Mahallesi’nde 131 yapıyı incelediklerini belirtti. Saraykent, şehrin yeni gelişen bir bölgesi ve 2010 sonrası inşa edilen binaların çoğu ayaktaydı. 131 yapının yüzde 90’ı ağır hasarlıydı ama hala ayakta duruyordu. Sadece biri yıkılmış ve iki tanesi acil yıkılması gerekiyordu. Bu binalar yıkılsa bile insanların canını kurtarabileceği anlamına geliyor.
YASAL DÜZENLEME İHTİYACI
Deprem tasarımı yapabilecek mühendislerin uzmanlaşmasını teşvik edecek bir düzenlemenin gerekliliğine işaret eden Prof. Dr. Dönmez, üniversitelerde eğitim programlarında sınırlı da olsa değişiklik yapabileceklerini belirtti. Uzmanlaşmış mühendislerin ihtiyacının olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Dönmez, inşaat mühendislerinin yetkilerinin uzmanlaşabilecekleri alanlara göre tanımlanması için bir yasal düzenleme gerektiğini ifade etti. Bu konuda 20 yıldır mücadele ettiklerini söyleyen Prof. Dr. Dönmez, inşaat mühendisleri odası ve üniversitelerin büyük çaba gösterdiğini ancak uygulamaya geçirilemediğini dile getirdi. Eğitimin kendi kendine bu duruma uyum sağlamasının başka ihtiyaçlar sebebiyle mümkün olmadığını belirten Dönmez, her mühendise bu yetkinin verilemeyeceğini, önce bilgi ve tecrübe edinilmesi gerektiğini ve deprem tasarımlarının yapılabilmesi için izin verilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
